KARANTİNA; ”İNTİKAM”

RAMAZAN GÜMÜŞ

Bu kitabı okurken şunu düşün; senin hikayesine şaşırdığın Zehra’nın hayatını yaşayan yüzlerce kadın var bu ülkede. Şimdi Zehra’nın yaşadığı en zorlu işkenceleri hayal et. İnan bu ülkede yaşayan kadınların çektiklerinin yanında Zehra’nınki sıradan bir hikayedir. Sonra kendini Zehra’nın yerine koy, onun çektiği acıların, yaşadığı ıstırabın, kaybettiği insanların yükünü nasıl omuzlamaya çalıştığını anlamaya çalış. Çünkü anlatılan aslında biraz da senin hikayendir. Acı insanı güçlendirir. Acıyla başa çıkabilen insan güçlüdür. Acıyla başa çıkabilen insan cesur, acıyla başa çıkan insan korkusuzdur. Ama o acı, küllenmeyen bir ateş düşürür insanın yüreğine. Ama acı çeken bir kadınsa, hele bir de anneyse, onun acısı sadece yüreğine düşen bir ateş değildir. O ateş önce yüreğini bir kora çevirir. O kor bütün vücudu yakar, kadını öfkeden müteşekkil bir direnişe çevirir. Zamanla direniş inanca, inanç intikama dönüşür. Ölüm korkusunu sıradanlaştırır. Zira intikam ateşi ile yanan bir kadının alabileceği en hafif risk ölümdür…