BU TOPRAĞIN ÇAĞDAŞ OZANLARI
SİBEL KARAGÖZ
SAYFA | 200 |
ISBN | 978-625-78560-9-6 |
Aşık Veysel’in sadık dostu kara toprağın üzerinde Neşet Baba’nın sesinden “gönülden gönüle giden” sözlere kulak verdik. Haklının haksızın karıştığı bu dünyada Barış Abimizin öğütlerini dinledik. Cem Baba’nın oğluna “Çağını bil, çağına yakış” seslenişini bizler de miras belledik. Erkin Koray’ın “sevince”si ile sevdik ve sevdiğimize Fikret Kızılok’tan düş dolu şarkılar söyledik. Yavuz Çetin’in anlattığı “oyuncak dünya”da Bülent Ortaçgil “Oyuna devam” dedi, oyunlar oynamaya devam ettik. Nihayetinde derdimiz aynıydı biz de Kazım Koyuncu gibi “Sadece ben olmak” istedik. Jehan Barbur “kendine biraz zaman ver” dedi duraksadık, bazen gördüklerimize isyan etsek de bugünümüze Ceylan Ertem ile birlikte “yine de amin” dedik. Ogün Sanlısoy’un “pencere”sinden baktık dünyaya bir kez de. Can Ozan’ı da yoran “sıradan hayat”larımızdan sıyrılmak istedik. Bu yüzden Evrencan Gündüz “keşke deyip ölmekten güzel” deyince Batu Akdeniz’le beraber ee neden duruyoruz “hareket vakti” dedik yolumuza devam ettik. Emir Can İğrek kadar nereye gideceğini bilmiyor düşe kalka ilerliyorduk işte. Zaman zaman Dolu Kadehi Ters Tut karamsarlığıyla her yer karanlık gibi gelse de Kalben’in ateşböcekleri “ışık hep var” dedi. Selim Işık’ın “çizgi”sinde ilerledik. Güney Marlen gibi öğretilmiş imkansızlığı reddedip hayal ettiğimiz kadar yaşadık biz. Akustikadam neşesiyle umut doldu içimiz. Bu yazılar, yaşamak yolunda bize eşlik eden o güzel insanlara bir teşekkür. İyi ki varsınız demenin bildiğimiz yolu. Kitapta adı geçenlerden fazlası var elbette ve olacak. Onlar güzellikler üretmeye devam ettikçe biz teşekkür etmeye devam edeceğiz dilimiz döndüğünce. İyi ki müzik var… iyi ki varsınız güzel insanlar…